Oğlu Selim’in ihanetiyle hayatının en büyük yıkımını yaşayan İdris Koçovalı, bu mücadelede mağlubiyetini ilan ederek Çukur’u Vartolu’ya bırakacak. Yamaç ise savaşmaya devam eder.
İdris Koçovalı, hayatının en büyük darbesini öz oğlundan alır. Nazım, Emrah, Vartolu ve Selim’in güç birliği karşısında Koçovalılar, Çukur’u kurtarmada ilk defa çaresizlik içindedir.
Yamaç, pes etmez ve büyük bir oyun başlatır. Bu oyunun sonucunda kazanan taraf büyük bir merakla beklenirken Koçovalılar'dan birinin öğreneceği büyük gerçek asıl mücadelenin başlangıcı olacaktır.
Soğuk hava deposunda kapana kısılan Yamaç, Selim, Emmi ve Paşa, yaşam savaşı verirken İdris ve Vartolu kahvede rehin alınır. Bu arada hapishaneden haber vardır.
Vartolu, Selim, Emrah ve Nazım arasındaki iş birliği giderek güçlenirken Yamaç’ın bu gizli ittifaktan nasıl etkileneceği akıllarda büyük bir soru işareti yaratır.
İdris Koçovalı’yı karşısına alan Vartolu’nun Sena’ya yardım etmesi Yamaç’ı da onun baş düşmanlarından biri haline getirir. Öfkeden gözü hiçbir şeyi görmeyen Yamaç, Sena ve Vartolu’dan hesap sorar.
Yamaç, bir yanda Vartolu ile babası arasındaki mücadelede dengeyi sağlamaya çalışırken, öteki yanda Sena ile arasındaki sorunları çözmeye çalışır. Ancak sırlar, aşıklar arasındaki mesafeyi açacaktır.
Tüm dengelerin tamamen değiştiği Çukur’da yaşanacak büyük bir tehlike ise başta Yamaç olmak üzere pek çok kişinin hayatını derinden etkileyecektir.
Sultan’ın durumundan ötürü Vartolu günah keçisi ilan edilir. Nazım ve Emrah ile görüşen Vartolu’nun seçeceği taraf, geçmişte yaşanan mücadeleyi yeniden alevlendirir.
Nedret, elinde silahla Vartolu’nun kapısına dayanır. Ancak silahtan çıkan kurşun Koçovalılar’ı alt üst eder. Sultan Ana yaşam mücadelesi vermektedir. Çukur'da taşlar yerinden oynamaktadır.
Elvis, Baykal'ı kurtarmak için Koçovalı kadınlarını kaçırır. Yamaç ve Vartolu bu tehlikeli hamle karşısında deliye döner. Artık silahlar konuşacaktır.
Vartolu’nun, Yamaç ile birlikte Baykal’a oynadığı oyunun beklenmedik ve ağır bir bedeli olacaktır. Asıl mücadelenin yeni başladığı Çukur’da Yamaç ve İdris’i dişli bir düşman beklemektedir.
Vartolu’nun dönüşü sadece Çukur için değil, Baykal için de bomba etkisi yaratır. Kendini kapana kısılmış hisseden Yamaç ise gidenlerin intikamını alabilmek için şaşırtıcı bir iş birliği yapacaktır.
İdris’le yüzleşen Vartolu’nun önünde iki seçenek vardır: Salih Koçovalı ya da Vartolu Sadettin olmak. Baykal ise herkese tehdit saçarken Yamaç için geri dönüşü olmayan bir acıya sebep olacaktır.
"Selim yaşayacak mı?" sorusu büyük merak yaratırken Vartolu ile Yamaç’ın yüzleşmesi her iki tarafı da derinden etkileyecek. Vartolu için asıl büyük yüzleşme ise İdris ile olacaktır.
Komiser Emrah’ın Çukur’a gelmesiyle Koçovalılar yeni bir düşmana sahip olur. Sena geçmiş korkularıyla yüzleşirken, İdris ise karşılaşacağı sürprizle hayatının şokunu yaşayacak.
Vartolu’nun evinden çıkan cenaze dengeleri değiştirir. Çukur’daki yüzleşme serisi hiç olmadığı kadar sertleşmiştir. Davetsiz bir misafir Çukur'da fırtına etkisi yaratır.
Bildiği gerçekle babasının “Vartolu, Çukur’dan gidecek” emri arasında sıkışan Yamaç çok zorlanır. Vartolu ise yıllar sonra yeniden bulduğu aşkıyla Çukur'dan gitmekle intikam almak arasında kalmıştır.
Babasının geçmişiyle yüzleşen Yamaç ile İdris arasında büyük fırtına kopmak üzeredir. Mahallenin ve Koçovalı Ailesi’nin temeli olan güven sarsılmıştır. Çukur’da artık hiçbir şey eskisi gibi değildir.
Yamaç, Vartolu’nun ağabeyi olduğunu öğrenir. Hayatını tepetaklak eden bu gelişme karşısında Yamaç’ın ne yapacağı merakla beklenirken geçmişin günahları Çukur’da taş üstünde taş bırakmaz.
İdris Koçovalı ve Vartolu artık karşı karşıyadır. Oğlunun yaşadığını öğrenen İdris onun peşine düşerken Yamaç’la yol ayrımında olan Sena aklını mı yoksa kalbini mi dinlemesi gerektiğini sorgular.
İdris, aldığı mektup sonrasında geçmişin perdesini aralamaya kararlıdır. Yamaç, Sena’dan gelen boşanma haberiyle yıkılır. Sena’nın hayatını riske atarak öğrenecekleri, her şeyi değiştirecektir.
Çukur’da tüm dengeler alt üst olmuştur. Vartolu ile Yamaç arasındaki mücadele gittikçe alevlenir. Sena ve Çukur arasında seçim yapmak zorunda kalan Yamaç, hayatının en zorlu günlerini yaşamaktadır.
Serdar’ın adamları İdris’in evine baskın düzenler. Sultan ve diğer kadınları kaderi, o sırada karşılarına çıkan Vartolu’nun elindedir.
Yamaç, hayatının en zorlu sınavındadır. Bir yanda babası İdris diğer yanda Sena. Ve sonunda silahlar patlar. Bu kez namlunun ucundaki kim olacak?
Yamaç, Vartolu’nun zayıf noktasını bulmuş ve ona beklemediği bir darbe vurmuştur. Vartolu buna karşılık İdris ve Yamaç’a hayatlarının sürprizini yaşatır. İdris de oğluna hayatının dersini verir.
İdris’in mahalleye dönmesi ve hakimiyetini hatırlatmasıyla taşlar yerinden oynayacaktır. Vartolu’nun geri adım atmaya niyeti yoktur. Çukur’un altını oyarak mahallede hüküm sürmeye kararlıdır.
İsa’nın ölümünün ardından Yamaç’ın şüpheleri artmıştır. Öte yandan Vartolu Yamaç’ı öfkelendirecek bir sürprizin hazırlıklarına girişir. Çukur’da tansiyon giderek yükselir.
Yamaç, ne pahasına olursa olsun aralarındaki haini bulmaya kararlıdır ancak herkesi aileden biri olarak gören İdris’i bu ihtimale inandırması zordur. Koçovalı kadınları arasında da fırtınalar eser.
Uzun süredir bilinci kapalı olarak yatan İdris’in gözlerini açması, Çukur’da yepyeni bir dönemi başlatır. Yamaç’ı evinde gören İdris’in tepkisi tahmin edildiğinden sert olur.
Yamaç, Çukur’da ipleri elinde tutarken korumak için baba evine getirdiği Sena'yla arasındaki tartışma tansiyonu yükseltecektir. Öte yandan gözler Yamaç ile Vartolu'nun büyük karşılaşmasına çevrilir.
Kahraman’ın öldürülmesiyle Çukur’da intikam yemini edilir. Nefesler tutulur; gözler Vartolu ve adamlarıyla başta Koçovalı Ailesi olmak üzere mahalle sakinlerinin arasındaki hesaplaşmaya çevrilir.
İdris Koçovalı’nın elleriyle kurduğu Çukur mahallesinde herkes birbirini bilir, dışardan tehlikelere kimse göz açtırmaz. Yıllar sonra geri dönen Vartolu, Çukur'un tüm düzenini altüst edecektir.