Dünyadaki çeşitlilik sadece doğadaki zenginlik demek değil, kültürel çeşitlilik de büyük bir zenginlik demek. Bir coğrafyayı zengin kılan şey çeşitlilik.
Mehmet Gürs, “Gelecekte Eğitim” isimli bu bölümde; dönüşen, değişen eğitimi konu alıyor.
Tohumlar, bitki türleri, hayvanlar, diller… Her şey hayal bile edemediğimiz kadar hızlı bir şekilde yok oluyor. Keşfet sezonunun üçüncü bölümünde, hayvan türlerini, atalık tohumları, dilleri, kültürleri kurtarmaya çalışan kahramanlarla tanışacaksınız
Bugün geleneksel dediğimiz bir zamanın yeniliğiydi. Belki de geleneklere yeni bir gözle bakmanın zamanı gelmiştir. Biz farkında olmasak da geleneklerimiz değişiyor. Bugün en geleneksel dediğimiz hikaye de bir zamanın başlangıç noktasıydı.
Aşılması en zor olan kafamızdaki sınırlar. Tarih boyunca sınırlar değişmiş. İnsanlar göç etmiş, birbirleriyle komşu olmuş. Yemeklerini, alışkanlıklarını da taşımış.
Bazı insanlarda içten gelen bir duygu var. Onları hareketlendiren bir şey var. ‘Başkalarına nasıl fayda sağlarım’ diyen bir duygu bu. Ve karşılaşıldığında hiçbir şey beklemeden yapıyor insanlar, bir şekilde geri vermek istiyor.
Estetik tabii ki önemli. Peki ya meyve sebzelerde? Doğada hiçbir meyve sebze kusursuz değil. Yemeklerde kusursuzluk arayışı gıda israfına neden olurken, tasarım ve estetik algılarımız değişiyor.
Cesaret göreceli bir kavram. Kimisine korkutucu gelen, diğerinin yaşaması için gerekli. Bir şeyden korkman lazım ki cesaretini toplayıp onu yenebilesin. Yemekte korkularını yenmek, başlı başına cesaret istiyor.